Avcının Seyyid Yahya Şirvaniye Yaptığı Eşekliğinin Farkına Varması

Eşekliğinin farkına varmak
Seyyidin dervişlerinden biri şöyle bir olay nakleder;

-Bir gün Seyyid'le birlikte bağlara doğru bir gezintiye çıkmıştık. Bağın yanından bir nehir akmakta idi. Seyyid, pınarın başına oturmuştu. İhvanının ise her biri bir yöne dağılıp gitmişti.

Ben de yemek için gerekli olan bazı malzemeleri bulmak için gitmiştim. O sırada av düşkünü zalim bir kişi, avladığı hayvanlar ile avdan dönmekte idi. Su başında Seyyid'i görüp tanımadığından ona hitaben;

Bre eşşek, gel şu mataramı pınar suyu ile doldur da içeyim, diye seslendi.

Seyyid Hazretleri ise, o esnada İstiğrak âlemine dalmış, vücudu fena âlemine dalıp mahv ve ifna olmuş bulunduğundan kendisine edilen bu hitabı duymadı ve o zâtı da görmedi.

Avcı öfke ile atından inip şeyhin başına vurdu.

Şeyhin aklı başına gelip matarasını kendi doldurmakta olan avcıya:

-Behey kan içici, ne oldun, deyip ona çıkıştı.

O sırada ben de elimde yiyecek maddeleriyle şeyhin yanına gelmiştim. Bu hâli gördüm. Tam o sırada avcı, doldurmakta olduğu suyu hararetle içti.

Fakat suyun lezzeti ona çok kötü geldi. İçine baktığında hayret edip yere döktü. Yere dökülen suyun kıpkırmızı kan olduğunu gördü.

Bunu üç defa tekrarladı.

Üçü de aynı olunca avcı hatasını anladı ve kendi eşekliğinin farkına vardi.

Pişmanlık gözyaşları dökerek, tövbeler edip şeyhin el ve ayaklarını öperek, kendisini affetmesini rica edip ona bey’at etti.
 

Piri Halveti Seyyid Yahya Şirvani Kitabı - Mustafa Tatcı, Ümit Akdemir